Sayfalar

23 Aralık 2016 Cuma

Meditasyon (Cristophe André)

Her gün oyuna katılmamız için bizi kışkırtan çok yoğun bir gündemin bombardımanı altında kalan zihnimiz muhtemelen hiç susmuyor, öyle değil mi? Zihnimizi sakinleştirmek, özümüzle yeniden bağlantı kurmak ve içsel rehberliğimizi duymak hepimizin hayrına. Sanki potansiyelimizi ortaya çıkarmak için zorlanıyoruz. Belki de doğum sancıları çekiyoruz. Yani zihnimizi sakinleştirmek, gündemden kaçarak, kafamızı kuma gömmek anlamına gelmiyor. Olan bitenin farkında olmak, yapılması gerekeni berrak bir şekilde görebilmek ve yapmak için meditasyon ve diğer spiritüel uygulamaların bize sağlayabileceği dinginliğe ihtiyacımız var. 
Bakın, çeşitli kanallarla iletişime kendini açanlara ulaşan bilgi, her şeyin bir süre daha kötüye gideceği ama daha sonra aydınlığın egemen olacağı yönünde. Bunun biraz da bizlerin iradesine ve çabasına bağlı olduğundan bahsediliyor. O yüzden, gelin bütüne katkımız endişe ve karamsarlık olmasın. Farkındalık, dinginlik, berraklık ve kararlılık olsun.
Meditasyon, bunu ve elbette daha da fazlasını sağlayacak yollardan birisi. İşte bunun için çok sevdiğim bir kitabı önermek istiyorum. “Meditasyon – Sanatla Farkındalığa Ulaşmak İçin 25 Ders” son zamanlarda rastladığım en özenli spiritüel kitaplardan biri. İçeriğiyle olduğu kadar baskısıyla, çevirisiyle ve sayfa düzeniyle gerçekten çok sevdiğim ve dostlarıma hediye ettiğim bir kitap oldu.
Türkçe’deki diğer kitaplarından tanıyor olabileceğiniz Psikiyatr Cristophe André, bu kitapta yağlıboya resimlerle meditasyona ilişkin kavramları birbiriyle ilişkilendirerek anlatıyor. Her bölümde bir resim var ve yazar önce resmi yorumluyor. Daha sonra da resmin konusunu üzerinde duracağı kavramla ilişkilendirerek esas anlatmak istediği konuya giriş yapmış oluyor. Konuyla bağlantısı kurulduktan sonra, bir kez daha baktığınızda o eseri daha derin bir şekilde takdir etmenin verdiği tatmin duygusu bile bu kitabı edinmek için tek başına yeterli. Kaldı ki bölümler (dersler) halinde aktarılan içerik harika. Kitabın sonunda yönlendirmeli meditasyon kayıtları içeren Türkçe seslendirilmiş CD de cabası.
İşte size kitaptan küçük bir örnek:





“Zavallı adam! Ne kadar da üzgün ve dertli görünüyor. Bitkin, yıpranmış. Anlamaktan ya da harekete geçmekten vazgeçmişe benziyor. Bir de üstelik kafası pencereye sıkışmış gibi tuhaf bir izlenim veriyor…
Sanki dünyada neler olup bittiğini birazcık görebilmek, kafasını biraz dağıtabilmek, aklındaki üzücü kuruntulardan biraz olsun çıkabilmek için dışarıya bakmak istemiş. Ama işte şimdi orada sıkışıp kalmış edilgen, acı içinde. Bakışı hiçbir şey görmüyor, hiçbir yere bakmıyor. Bakışını dışarıya değil, içeriye çevirmiş. Kafası gibi bakışı da içindeki acı ve kederin arasına sıkışıp gömülüp kalmış. Kimi zaman böyle kendi düşüncelerimizin tuzağına düşeriz işte. O da pencerenin taştan çerçevesinin katılığına, tahtanın, camın ve madenin sertliğine hapsolmuş. Tıpkı kuruntularımızın katılaştırdığı dertlerimizin bizi hapsettiği gibi. Sanki bu göz yanılması bize diyor ki: “Gör! Düşünce ve kuruntularının farkındalığını nasıl aldatabildiğini gör. Eğer kendini onlara bırakır, onların içine kapanır, onları beslersen onlar da gerçekmiş gibi sağlamlaşırlar. Eğer onlara karşı kendini korumazsan seni hapsederler.”
Kendi kendini üreten bu eziyetlerden nasıl kurtulmalı? Kimi zaman kendi kendimizi içine hapsettiğimiz zihnimizin bu tuzaklarından nasıl çıkmalı? Acaba çözüm, pencerenin kenarında duran o küçük şişeciğin içinde mi bulunuyor? Orada sihirli bir iksir mi var? Peki öyleyse, ona nasıl ulaşabiliriz?”

Alın, okuyun, seyredin, dinleyin, sevdiklerinize hediye edin…ve meditasyon yapın.